Sporcu sağlığı için kullanılan bir çok tedavi yöntemi var elbette. Fakat ülkemizde, spor alanında pek de bilinmeyen ve kullanılmayan bir yöntem olan ozonterapi sporcu sağlığı ve performans artırımı konusunda yeni ufuklar açıyor. Ozon terapi çok sayıdaki hastalığın tedavisi için kullanılabildiği gibi aynı zamanda sağlam ve sağlıklı insanların da oksijen kullanım kapasitelerini arttırarak , vücuda bol oksijen sağlar. Hücrelerimizde enerji sağlayan ATP üretiminde artış olur. Kan dolaşımı artar. Bağışıklık sistemi güçlendirilerek optimum(ideal) seviyesine taşınır .Anti-oksidan kapasite artar.Bu sayede de insanların kendilerini son derece dinamik ,dinç ve enerjik hissetmelerini sağlar. Ozonterapi ,sporcunun gücüne değil ama performansına oldukça iyi bir katkı sağlayacaktır. Özellikle uzun süreli dayanıklılık gerektiren bazı performans sporlarında(futbol, basketbol, maraton, bisiklet yarışları vs.)sporcunun müsabaka sırasındaki en acil ihtiyacı hücrelerine yeterli oksijen takviyesi sağlayabilmektir.

Ozonterapi bunu ideal biçimde başarır.Ozon ve oksijen hiçbir yan etkisi bulunmayan doğal maddeler olduğu için buna yasal ve doğal doping de diyebiliriz.Bayern-münih ve bazı Avrupa takımlarının, önemli maçlar öncesinde sporcularına, performans ve dayanıklılığı arttırmak amacıyla 3-5 seans ozonterapi yaptırdığı bilinmektedir. Ozonterapi’nin sporcular için kullanımında iki yöntem ön plana çıkmaktadır.

Majör Otohemoterapi ,sporcunun yaklaşık 100 cc kadar kanının alınarak ozon-oksijen gaz karışımı ile mix edildikten sonra aynı seansta geri verilmesi işlemidir. Ozon saunasında ise kişi, 30 dk boyunca, başın dışarıda kaldığı ve içinde ozon gazının dolaştığı küçük bir kabinin içinde oturur.bol miktarda ter ve toksin atar. Ozonterapinin sporcular için yararlarını şöyle sınıflandırmak daha anlaşılır olabilir:

1-Soğuk algınlığı, grip,besin zehirlenmesi,kırgınlık hali gibi durumları hızla düzelterek sporcunun karşılaşmalara hazır olmasını sağlar.

2-Bağışıklık sistemini yükselterek hastalıklara yakalanmasını önler.

3-Vücudun doğal steroid üretimini istenen ideal seviyelere doğru arttırır.Kas gelişimini hızlandırarak istenen vücut yapısına ve şekline daha kolay ulaşılır.

4- Kondisyon kazandırır.Sporcuya güven verir.ertesi günkü karşılaşmanın gerginliğini üzerinden alır.

5-Kaliteli bir uykuyu temin ederek, sporcunun karşılaşma günü dinlenmiş olmasını sağlar.

1-Oksijen kullanım kapasitesini arttırarak, müsabaka sırasında daha çok oksijen ihtiyacı içinde olan kaslara sürekli ve bol oksijen temin eder.

2-Vücuttaki enerji maddesi olan ATP’ nin üretimini arttırarak sporcuyu daha enerjik ve yüksek performanslı yapar,bu sayede sporcu kolay kolay yorulmaz ve müsabakanın ilk dakikalarındaymış gibi oyuna devam eder.

3-kaslarda yorgunluk ve güç azalması yaratan laktik asit birikimini azalttığı için, yorgunluk çok geç başlar veya kısa müsabakalarda hiç gelişmez.

1-Ertesi gün ağrılarını azaltır.

2-Şişme (ödem veya hematom),ezik,çürük ,sıyrık veya yaraların iyileşme süresini yarıya indirir.

3-Vücutta kas gerilmesine neden olan adrenalin hormonunu azaltarak,kasları gevşetir ve dinlendirir.

4-Uzun vadeli olarak kemik ve eklemlerin dejeneratif harabiyetini azaltır.

5- Vücutta biriken toksinleri parçalayarak azaltır. Tek seans ozonterapi ile istenen etkiler hemen görülmez.

Fiziksel adaptasyonun başlaması için birkaç günlük zaman lazımdır.Önemli karşılaşmaların hemen öncesinde bir kaç seans uygulanması tavsiye edilir. Yukarda saydığımız etkileri tek başına etkili bir şekilde sağlayabilecek başka bir yöntem olduğunu sanmıyorum.

Örneğin önemli bir maç öncesinde bir antrenör için sporcularının fiziksel performanslarının üst düzeyde olduğunu bilmesinden daha rahatlatıcı bir şey olabilir mi?

Profesyonel sporcularla çalışan bazı spor hekimlerinin ,bazı anlaşılabilir sebeplerle, çalışma stratejilerini her ne kadar açıklamasa da ozonterapi’yi aktif olarak kullandıklarını biliyoruz.

Şimdi artık Türkiye’de de artık sporcu sağlığında ozonterapi’yi kullanmamız spor camiasına yeni ufuklar açacaktır.